kuşatma

buzun ateş olduğu bir çağda
demir haleler kavurur
kardan zincirler yakardı
küçük kızlar çamur yavurur
ötelere türkü yakardı
rüzgar bunları savurur
ırmak koynunda yıkardı
bir çeşmeden tattım bu öyküyü
duymasam ömür yıkardı


"demir, irin olup gözlerinden akacak
dolanacak boynuna yılan, salınacak
kısacak sesini, ve öpecek tenini
demir irin olup gözlerimden akacak

yılan düğüm olup koynuna sokulacak
tutacak gönlünü, içecek soluğunu
güneş, cehennemi konduracak
yılan sızacak, çenene uzanacak
dilini dondurup, dudağa sırnaşacak
yılan düğüm olup koynuma dolanacak

boynunda bir yılan
ahir zaman ziyneti
gözükmez belki ama
bizâtihi tiyneti"

iç savasima dair ispanya

kömür rengi saçlarını taradigin tarak 
anabella
iscilerin kemiklerinden yapilmistir, 
parlak gözlerindeki isik 
işçilerin göremediği güneşten.
pembe yanaklarindaki al iscilerin kani
sen masumsun anabella
babanin elleridir mundar eden vatani.

kac ipek böcegi öldü anabella
ipek saclarindaki tek bir kordela icin
bilmezsin
bizim ellerimiz kösele, senin tenin ipektir anabella
sen madende ölmezsin.

tanri seni seviyor, baban seni seviyor
isa'nin kani diye yudumladigin sarap
benim kanim anabel, o ekmek benim etim
isa seni seviyor ben seni seviyorum, 
tanri beni de sevsin
devrim cok güzel ama, sen devrimden güzelsin.

-dr shepherd ameliyathaneye