23 Mart 2012 Cuma

Yeniden Blog mu Yazıyorum Yoksa?

Tembellik başa bela, özellikle de gündelik hayatınızı zaten paylaştığınız insanlar varsa çevrenizde, canınız ne günlük tutmak istiyor, ne de blog yazısı yazmak. Buna bir de özel hayatı yazmanının getirdiği stres eklenince hiç klavye tutasım gelmiyor.

Ama bu zamana kadar düzenli ve ve herkese hitap eden tarzlarıyla blog yazan kişilere özenmeyi de hiç bırakmadım, ilgimi en çok çekenler de gezi blogları oldu hep. Ne yazık ki çok gezen biri değilim, ama bir çılgınlık yapıp başladığım ikinci üniversitemde tanıştığım arkadaşlarla başka bir çılgınlık yapıp bu dönem vizelerden sonra (sınav olan vizeler :P) Viyana'ya gitmeye karar verdik. Bana tekrar tırnaklarımı kırt kırt yedirten bir süreçten sonra bir aylık çok girişli Schengen vizemize kavuştuk ve 18 Nisan tarihine uçak biletlerimizi aldık. Ben aynı zamanda çalıştığım ve daha fazla izin almam mümkün olmayacağı için 26 Nisan'da döneceğim, ama kızlar (benim dışımda 6 kişiler) 30 Nisan'a kadar kalacaklar.



Viyana'ya uğramış herkesin bize  "O kadar gün ne yapacaksınız Viyana'da?!" diye sorduğu gibi bütün bu günleri tek bir şehirde geçirmeyi planlamıyoruz. Çok yer görmeyi sevsem de sindirerek görme taraftarı olduğumdan şeytana uymadık ve makul bir gezi planı hazırladık. Buna göre 21 Nisan sabahı Bratislava'ya (1.5 saat mesafede minik bir şehir) gidip yarım günümüzü orada geçireceğiz. Ayrıca 23 Nisan gecesi Prag'a gidip, günü orada geçirmek, sonra tekrar gece dönüp öğle Budapeşte'ye gitmek niyetindeyiz (Budapeşte'yi ben hiç istemiyordum, hep kızların zorlaması :( ) Nihayetinde oradan da 25 Nisan'da gece dönüp, öğleye kadar uyumayı planlıyoruz. Gezideki son günümü Viyana'da geçirmek istediğimden 25'inde kızları oldukları yerde kalmaya ikna ettim, ama sonrasında yollarımız ayrılıyor, ben 26'sının sabahında uçağa binerken onlar geceden çıktıkları tren yolculuğuyla Venedik'e varmış olacaklar belki...


Yani kısacası, blogda bu gezimi ve eğer kabil olursa başka gezilerimi anlatmaya karar verdim. Belki üç beş kişiye yardımım dokunur da sevaba girerim :P Sizin de tahmin edeceğiniz gibi bu seyahati bir yandan iple çekerken, bir yandan da korkuyorum. İnşallah bu kadar kız birbirimizi boğazlamadan döneriz ben de rahat rahat anılarımı burada paylaşırım :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder