Bu hikaye şiir olmayıp perukla
dolaşırdı koridorlarda
şiir olmayıp saçla
dolaşırdı salonları
hikaye manzum olmayıp
nesirle karışırdı
okyanusları kafasında
dokuyanların kafasında
karışırdı başka tanzimlerle
perukla arası
açılırdı yakınları arasında
Bu şiir hikaye iken aslında
anlatanı tiyatro bilir adamdı
onu şiir diye yazsa
okuyanları onu anlardı
hikaye diye yazsa
onu anlar
yazdığını anlamazdı
bünyamin yıldız
30 Eylül 2006 Cumartesi
27 Eylül 2006 Çarşamba
24 Eylül 2006 Pazar
umarsız işler
gözlerimin önünde
kayıyorsa yüzün
içini kapladıysa
çaresiz, umarsız bir hüzün
insan kalbi buna değer
diyorsa çizgileri soluklaşmış hayaller
yüreğinde riyasız yaşıyorsan eğer
kaybolduğunda varsa seni tutacak bir el
ya da samimi bir çağrı “gölgelerden bana gel”
yahut bir tebessüm, elmasın delemediği zırhları delen
bir bakışla, bir sözle yetinmeyen
kalpleri tatmin edecek derecede içten
veya bir şarkı, seni okyanus derinliklerinden çıkartacak
saçını okşayacak, yüreğine sarılacak, gözlerine dokunacak
kıskandıracak cennetin en kuytu köşelerini
ve sana bağlılıkla edecek tüm yeminlerini
“bu burada bitmeyecek” derken parıldayacak gözleri
sen bu ahitlerle sarhoş düşmüşken
sessizce gidiverecek hiç fark ettirmeden
cehennemi yaşatacak sana, bedel arzulayacak
merhaba derken vedasını hazırlayacak
ve gün gelip fark ettiğinde onun yokluğunu
boş kalan o yerin dinmez soğukluğunu
akacak olursa eğer birkaç damla göz yaşın
o zaman
içine işleyecektir
bu umarsız yanlışın
kayıyorsa yüzün
içini kapladıysa
çaresiz, umarsız bir hüzün
insan kalbi buna değer
diyorsa çizgileri soluklaşmış hayaller
yüreğinde riyasız yaşıyorsan eğer
kaybolduğunda varsa seni tutacak bir el
ya da samimi bir çağrı “gölgelerden bana gel”
yahut bir tebessüm, elmasın delemediği zırhları delen
bir bakışla, bir sözle yetinmeyen
kalpleri tatmin edecek derecede içten
veya bir şarkı, seni okyanus derinliklerinden çıkartacak
saçını okşayacak, yüreğine sarılacak, gözlerine dokunacak
kıskandıracak cennetin en kuytu köşelerini
ve sana bağlılıkla edecek tüm yeminlerini
“bu burada bitmeyecek” derken parıldayacak gözleri
sen bu ahitlerle sarhoş düşmüşken
sessizce gidiverecek hiç fark ettirmeden
cehennemi yaşatacak sana, bedel arzulayacak
merhaba derken vedasını hazırlayacak
ve gün gelip fark ettiğinde onun yokluğunu
boş kalan o yerin dinmez soğukluğunu
akacak olursa eğer birkaç damla göz yaşın
o zaman
içine işleyecektir
bu umarsız yanlışın
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)